NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-MUHAREBE

<< 1102 >>

تأويل قول الله عز وجل { إنما جزاء الذين يحاربون الله ورسوله ويسعون في الأرض فسادا أن يقتلوا أو يصلبوا أو تقطع أيديهم وأرجلهم من خلاف أو ينفوا من الأرض } وفيما أنزلت وذكر اختلاف ألفاظ الناقلين لخبر أنس بن مالك فيه

7- "Allah'a ve ResQlüne Savaş Açanların ve Yeryüzünde Bozgunculuk Çıkarmaya Çalışanların Cezası; Ancak Öldürülmeleri, Yahut Asılmaları veya Ellerinin ve Ayaklarının Çaprazlama Kesilmesi, Yahut O Yerden Sürülmeleridir ... "[Miide 33] Ayetinin Açıklaması ve Nüzul Sebebi

 

أخبرنا إسماعيل بن مسعود قال حدثنا يزيد بن زريع عن حجاج الصواف قال حدثنا أبو رجاء مولى أبي قلابة قال حدثنا أبو قلابة قال حدثني أنس بن مالك أن نفرا من عكل ثمانية قدموا على النبي صلى الله عليه وسلم فاستوخموا المدينة وسقمت أجسامهم فشكوا ذلك إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال ألا تخرجون مع راعينا في إبله فتصيبوا من ألبانها وأبوالها قالوا بلى فخرجوا فشربوا من ألبانها وأبوالها فصحوا فقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم وطردوا الغنم فبلغ ذلك رسول الله صلى الله عليه وسلم فبعث فأخذوهم فأتي بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم ونبذهم في الشمس حتى ماتوا

 

[-: 3473 :-] Enes b. Malik bildiriyor: Ukl kabilesinden sekiz kişi Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanına geldiler. Ancak Medine'nin havası onlara ağır geldi ve hastalandılar. Durumu Resulullah'a (s.a.v.) bildirdiklerinde:

 

"Çobanımızla birlikte yaylaya çıkmaya ne dersiniz? Develerin sütünden içer, idrarlarından faydalanırsınız" buyurdu. Onlar da: "Olur" dediler. Sonrasında çobanla birlikte çıktılar ve develerin sütünden içip idrarlarından da faydalandılar. Ancak sonrasında Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in o çobanını öldürdüler ve develeri de önlerine katıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) durumdan haberdar olunca arkalarından adamlar gönderdi. Yakalanıp getirildiler. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu ve ölene kadar da güneşin altında bıraktı.

 

3474, 3475 ile 11078. hadislerde yine gelecektir. 3477. hadisin tahrici ile 290 ve 291. hadislere bakınız.  -  Mücteba: 7/93; Tuhfe: 945.

 

Diğer tahric: Buhari (233, 3018, 4193, 4610, 6802, 6803, 6804, 6805, 6899), Müslim 1671 (10, 11, 12), Ebu Davud (4364, 4365, 4366) ve Ahmed, Müsned (12639)

 

 

أخبرني عمرو بن عثمان بن سعيد بن كثير بن دينار عن الوليد عن الأوزاعي عن يحيى عن أبي قلابة عن أنس أن نفرا من عكل قدموا على النبي صلى الله عليه وسلم فأسلموا فاجتووا المدينة فأمرهم النبي صلى الله عليه وسلم أن يأتوا إبل الصدقة فيشربوا من أبوالها وألبانها ففعلوا فقتلوا راعيها واستاقوها فبعث النبي صلى الله عليه وسلم في طلبهم قال فأتي بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم ولم يحسمهم وتركهم حتى ماتوا فأنزل الله عز وجل { إنما جزاء الذين يحاربون الله ورسوله } الآية

 

[-: 3474 :-] Enes bildiriyor: Ukl kabilesinden bir grup Nebi'e (s.a.v.) gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak Medine'nin havası onlara yaramadığı için hastalandılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zekat develerinin otladıldığı yaylaya gitmelerini, develerin sütünden içip idrarından faydalanmalarını tavsiye etti. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem)'in tavsiyesine uyup gittiler. Ancak sürünün çobanını öldürüp sürüyü de alıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden iyi iz süren birilerini gönderip yakalanmalarını emretti. Yakalanıp getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini çıkardı. Kesilen yerlerin kanı durmasın diye de yaralarını dağlatmadı. Ölene kadar da öylece bıraktı. Bunun üzerine şu ayet nazil oldu:

 

''Ailah'a ve Resulüne savaş açanların ve yeryüzünde. bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası; ancak öldürülmeleri, yahut asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut o yerden sürülmeleridir ... " (Maide 33)

 

Mücteba: 7/94; Tuhfe: 945 .

 

Diğer tahric: Buhari (233, 3018, 4193, 4610, 6802, 6803, 6804, 6805, 6899), Müslim 1671 (10, 11, 12), Ebu Davud (4364, 4365, 4366) ve Ahmed, Müsned (12639)

 

 

أخبرنا إسحاق بن منصور قال حدثنا محمد بن يوسف قال حدثنا الأوزاعي قال حدثني يحيى بن أبي كثير قال حدثني أبو قلابة عن أنس قال قدم على رسول الله صلى الله عليه وسلم ثمانية نفر من عكل فذكر نحوه إلى قوله لم يحسمهم وقال قتلوا الراعي

 

[-: 3475 :-] Enes der ki: "Ukl kabilesinden sekiz kişi Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e geldiler ... " Ravi sonrasında hadisi, kesilen yerlerin kanı durmasın diye dağlatmamasına kadar aktarır. Ayrıca çobanı öldürdüklerini de zikreder.

 

Mücteba: 7/95; Tuhfe: 945.

 

Diğer tahric: Buhari (233, 3018, 4193, 4610, 6802, 6803, 6804, 6805, 6899), Müslim 1671 (10, 11, 12), Ebu Davud (4364, 4365, 4366) ve Ahmed, Müsned (12639)

 

 

أخبرنا أحمد بن سليمان قال حدثنا محمد بن بشير قال حدثنا سفيان عن أيوب عن أبي قلابة عن أنس قال أتى النبي صلى الله عليه وسلم نفر من عكل أو عرينة فأمر لهم فاجتووا المدينة بذود أو لقاح يشربون ألبانها وأبوالها فقتلوا الراعي واستاقوا الإبل فبعث في طلبهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمل أعينهم

 

[-: 3476 :-] Enes bildiriyor: Ukl veya Ureyne kabilesinden bir grup Nebi'e (s.a.v.) gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak Medine'nin havası onlara yaramadığı için rahatsız olunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zekat develerinden, sütünden. içip idrarından faydalanmaları için kendilerine deve tahsis edilmesini emretti. Ancak gittikleri yerde çobanı öldürdüler ve develeri de alıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden adamlar gönderdi. Yakalanıp getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu.

 

Mücteba: 7/95; Tuhfe: 945.

 

Diğer tahric: Buhari (233, 3018, 4193, 4610, 6802, 6803, 6804, 6805, 6899), Müslim 1671 (10, 11, 12), Ebu Davud (4364, 4365, 4366) ve Ahmed, Müsned (12639)

 

ذكر اختلاف الناقلين لخبر حميد عن أنس بن مالك فيه

 

أخبرنا أحمد بن عمرو بن السرح قال أخبرنا بن وهب قال أخبرني عبد الله بن عمر وغيره عن حميد الطويل عن أنس بن مالك أن ناسا من عرينة قدموا على رسول الله صلى الله عليه وسلم فاجتووا المدينة فبعثهم النبي صلى الله عليه وسلم إلى ذود له فشربوا من ألبانها وأبوالها فلما صحوا ارتدوا عن الإسلام وقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم مؤمنا واستاقوا الإبل فبعث رسول الله صلى الله عليه وسلم في آثارهم فأخذوا فقطع أيديهم وأرجلهم وسمل أعينهم وصلبهم

 

[-: 3477 :-] Enes b. Malik bildiriyor: Ureyne kabilesinden bir grup Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak Medine'nin havası onlara yaramadığı için rahatsız olunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) onları zekat develerinin yayıldığı yere gönderdi ve develerin sütünden içip idrarlarından faydalanmalarını tavsiye etti. Sürünün olduğu yere gittiler, ancak iyileştikten sonra islam dininden çıktılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in mümin olan çobanını öldürüp sürüyü de alıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden adamlar gönderdi. Yakalandıklarında el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu ve astı.

 

3478, 3479, 3480, 7524 ile 7525. hadislerde yine gelecektir. 3473. hadisin tahrici ile 290 ve 291. hadislere bakınız.  -  Mücteba: 7/95; Tuhfe: 705.

 

Diğer tahric: Müslim (1671), Ebu Davud (4367), İbn Mace (2578, 3503), Tirmizi (72, 1845, 2042) ve Ahmed, Müsned (12042)

 

 

أخبرنا علي بن حجر قال أنبأنا إسماعيل عن حميد عن أنس قال قدم على رسول الله صلى الله عليه وسلم أناس من عرينة فقال لهم رسول الله صلى الله عليه وسلم لو خرجتم إلى ذودنا فكنتم فيها فشربتم من ألبانها وأبوالها ففعلوا فلما صحوا قاموا إلى راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم فقتلوه ورجعوا كفارا واستاقوا ذود النبي صلى الله عليه وسلم فأرسل في طلبهم فأتي بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمل أعينهم

 

[-: 3478 :-] Enes bildiriyor: Ureyne kabilesinden bir grup Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanına geldiler. Ancak Medine'nin havasından rahatsızlandılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) : "Sağmal develerimizin bulunduğu yere gitseniz de sütünden içip idrarından faydalansanız olmaz mı?" buyurunca kabul edip gittiler. Ancak iyileştiklerinde Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in çobanını öldürdüler. islam diniden çıkıp tekrar kafir oldular ve sürüyü de alıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderip yakalattı. Getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu.

 

Mücteba: 7/96; Tuhfe: 597.

 

Diğer tahric: Müslim (1671), Ebu Davud (4367), İbn Mace (2578, 3503), Tirmizi (72, 1845, 2042) ve Ahmed, Müsned (12042)

 

 

أخبرنا محمد بن المثنى قال حدثنا خالد قال حدثنا حميد عن أنس قال قدم ناس من عرينة على رسول الله صلى الله عليه وسلم فاجتووا المدينة فقال لهم النبي صلى الله عليه وسلم لو خرجتم إلى ذودنا فشربتم من ألبانها قال وقال قتادة وأبوالها فخرجوا إلى ذود رسول الله صلى الله عليه وسلم فلما صحوا كفروا بعد إسلامهم وقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم مؤمنا واستاقوا ذود رسول الله صلى الله عليه وسلم وانطلقوا محاربين فأرسل في طلبهم فأخذوا فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم

 

[-: 3479 :-] Enes anlatıyor: Ureyne kabilesinden bir grup Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanına gelip Medine'ye yerleştiler. Ancak Medine'nin havasından rahatsızlanınca Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sağmal develerimizin bulunduğu yere gitseniz de sütünden içip idrarından faydalansanız olmaz mı?" buyurdu. Bunun üzerine Resulullah'ln (s.a.v.) zekat malları olan sağmal develerinin bulunduğu yere gittiler. iyileştiklerinde de dinden dönüp tekrar kafir oldular ve Resulullah'ln (s.a.v.) mümin çobanını öldürdüler. Develeri de önlerine katıp islam düşmanlarına katılmak üzere yola çıktılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderip yakalattı. Getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini de oydurdu.

 

Mücteba: 7/96; Tuhfe: 651.

 

Diğer tahric: Müslim (1671), Ebu Davud (4367), İbn Mace (2578, 3503), Tirmizi (72, 1845, 2042) ve Ahmed, Müsned (12042)

 

 

أخبرنا محمد بن المثنى قال حدثنا محمد بن أبي عدي قال حدثنا حميد عن أنس قال أسلم أناس من عرينة فاجتووا المدينة فقال لهم رسول الله صلى الله عليه وسلم لو خرجتم إلى ذود لنا فشربتم من ألبانها قال حميد وقال قتادة عن أنس وأبوالها ففعلوا فلما صحوا كفروا بعد إسلامهم وقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم مؤمنا واستاقوا ذود رسول الله صلى الله عليه وسلم وهربوا محاربين فأرسل رسول الله صلى الله عليه وسلم في آثارهم فأخذوا فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم وتركهم في الحرة حتى ماتوا

 

[-: 3480 :-] Enes anlatıyor: Ureyne kabilesinden bir grup Müslüman oldu ve Medine'ye yerleşti. Ancak Medine'nin havasından rahatsızlanınca Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sağmal develerimizin bulunduğu yere gitseniz de sütünden içip idrarından faydalansanız olmaz mı?" buyurdu. Kabul edip develerin bulunduğu yere gittiler. Ancak iyileştiklerinde dinden dönüp tekrar kafir oldular ve Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'ln mümin çobanını öldürdüler. Develeri de önlerine katıp islam düşmanı olarak yola çıktılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderip yakalattı. Getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu. Ölene kadar da Harre'de güneş altında bıraktı.

 

Mücteba: 7/96; Tuhfe: 757.

 

Diğer tahric: Müslim (1671), Ebu Davud (4367), İbn Mace (2578, 3503), Tirmizi (72, 1845, 2042) ve Ahmed, Müsned (12042)

 

 

أخبرنا محمد بن عبد الأعلى قال حدثنا يزيد وهو بن زريع قال حدثنا سعيد قال حدثنا قتادة أن أنس بن مالك حدثهم أن ناسا أو رجالا من عكل أو عرينة قدموا على رسول الله صلى الله عليه وسلم فقالوا يا رسول الله إنا أهل ضرع ولا نكن أهل ريف فاستوخموا المدينة فأمر لهم رسول الله صلى الله عليه وسلم بذود وراع وأمرهم أن يخرجوا فيها فيشربوا من لبنها وأبوالها فلما صحوا وكانوا بناحية الحرة كفروا بعد إسلامهم وقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم واستاقوا الذود فبعث الطلب في آثارهم فأتي بهم فسمر أعينهم وقطع أيديهم وأرجلهم ثم تركهم في الحرة على حالهم حتى ماتوا

 

[-: 3481 :-] Enes b. Malik anlatıyor: Ukl ve Ureyne kabilelerinden bir topluluk Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak Medine'nin havası kendilerine ağır gelince: "Ya Resulullah! Bizler hayvanlarımızın sütüyle beslenen bir milletiz. Şehir hayatına alışık değiliz" dediler. Bunun üzerine Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) onlar için bir deve sürüsü hazırlanması emretti. Bir çoban da verip develerin sütünden ve idrarından faydalanmalarını söyledi. Sürüyle birlikte Harre taraflarına gittiler. Ancak iyileştiklerinde dinden dönüp tekrar kafir oldular. Resulullah'ln (s.a.v.) çobanını da öldürüp sürüyü alıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderdi. Yakalanıp getirildiklerinde gözlerini oydurdu, el ve ayaklarını kestirdi ve ölene kadar da Harre'de onları kendi hallerine bıraktı.

 

Mücteba: 7/97; Tuhfe: 1176 .

Aynı isnad ve metinle 290. hadiste geçti.

 

 

أخبرنا محمد بن المثنى عن عبد الأعلى نحوه

 

[-: 3482 :-] Muhammed b. el-Musenna da Abdula'la vasıtasıyla benzerini rivayet eder.

 

290. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

قال أخبرنا محمد بن رافع أبو بكر البصري قال حدثنا بهز قال حدثنا حماد قال حدثنا قتادة وثابت عن أنس أن نفرا من عرينة نزلوا في الحرة فأتوا النبي صلى الله عليه وسلم فاجتووا المدينة فأمرهم رسول الله صلى الله عليه وسلم أن يكونوا في إبل الصدقة وأن يشربوا من ألبانها وأبوالها فقتلوا الراعي وارتدوا عن الإسلام واستاقوا الإبل فبعث رسول الله صلى الله عليه وسلم في آثارهم فجيء بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم وألقاهم في الحرة قال أنس فلقد رأيت أحدهم يكدم الأرض بفيه عطشا حتى ماتوا

 

[-: 3483 :-] Enes der ki: Ureyne kabilesinden bir grup Müslüman olup Harre'de konakladılar. Daha sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanına gelip Medine'ye yerleştiler. Medine'nin havasından rahatsızlanınca da Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zekat devleriyle birlikte yaylaya çıkmalarını, develerin sütünden ve idrarından faydalanmalarını tavsiye etti. Kabul edip çıktıklarında ise çobanı öldürdüler ve dinden çıkıp tekrar kafir oldular. Deve sürüsünü de önlerine katıp gittiler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderdi. Yakalanıp getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu ve Harre'de onları kendi hallerine bıraktı. içlerinden birinin ağzını yerlere sürerek ölüp gittiği ne şahit oldum.

 

Mücteba: 7/97; Tuhfe: 317.

 

Diğer tahric:

290. hadiste tahrici yapıldı.

 

ذكر اختلاف طلحة بن مصرف ومعاوية بن صالح على يحيى بن سعيد في هذا الحديث

 

أخبرني محمد بن وهب بن أبي كريمة الحراني قال حدثنا محمد بن سلمة قال حدثني أبو عبد الرحيم حدثني زيد بن أبي أنيسة عن طلحة بن مصرف عن يحيى بن سعيد عن أنس بن مالك قال قدم أعراب من عرينة إلى نبي الله صلى الله عليه وسلم فأسلموا فاجتووا المدينة حتى اصفرت ألوانهم وعظمت بطونهم فبعث بهم نبي الله صلى الله عليه وسلم إلى لقاح له فأمرهم أن يشربوا من ألبانها وأبوالها حتى صحوا فقتلوا رعاتها واستاقوا الإبل فبعث نبي الله صلى الله عليه وسلم في طلبهم فأتي بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم قال عبد الملك أمير المؤمنين لأنس وهو يحدثه هذا الحديث بكفر أو بذنب قال بكفر

 

[-: 3484 :-] Enes b. Malik anlatıyor: Ureyne'den bir grup bedevi Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak bir süre sonra benizleri sarardı ve karınıarında şişlik oldu. Bunun üzerine Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) onları deve sürüsünün bulunduğu yere gönderdi ve develerin sütünden ve idrarından içip faydalanmalarını tavsiye etti. Bu şekilde yapıp iyileştiklerinde ise sürünün çobanını öldürdüler ve sürüyü alıp gittiler. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) peşlerinden birilerini gönderdi. Yakalanıp getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu.

 

Müminlerin emiri Abdulmelik, bunu aktaran Enes'e: "Suçlarından dolayı mı onlara bunu yaptı, yoksa dinden çıkıp kafir oldukları için mi?" diye sorunca, Enes: "Kafir oldukları için" dedi.

 

Mücteba: 1/160,7/98; Tuhfe: 1664 .

Aynı isnad ve metinle 291. hadiste geçti.

 

 

أخبرنا أحمد بن عمرو بن السرح قال أنبأنا بن وهب قال وأخبرني يحيى بن أيوب ومعاوية بن صالح عن يحيى بن سعيد عن سعيد بن المسيب قال قدم ناس من العرب على رسول الله صلى الله عليه وسلم فأسلموا ثم مرضوا فبعث بهم رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى لقاح ليشربوا من أبوالها وألبانها فكانوا فيها ثم عمدوا إلى الراعي غلام لرسول الله صلى الله عليه وسلم فقتلوه واستاقوا اللقاح فزعموا أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال اللهم عطش من عطش آل محمد صلى الله عليه وسلم الليلة فبعث رسول الله صلى الله عليه وسلم في طلبهم فأخذوا فقطع أيديهم وأرجلهم وسمل أعينهم وبعضهم يزيد على بعض إلا أن معاوية قال في هذا الحديث استاقوا إلى أرض الشرك

 

[-: 3485 :-] Said b. el-Müseyyeb anlatıyor: Bedevilerden bir topluluk Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e gelip Müslüman oldular ve Medine'ye yerleştiler. Ancak bir süre sonra kentin havasından dolayı rahatsız oldular. Bunun üzerine Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) onları develerin sütünden ve idrarından içip faydalanmaları için deve sürüsünün bulunduğu yere gönderdi. Orada da bir süre kaldıktan sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in hizmetçisi olan çobana saldırıp öldürdüler ve sürüyü de alıp gittiler. Olayın olduğu sırada Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in :

 

"Allahım! Bu gece Muhammed ailesini susuz bırakanı sen de sudan mahrum et!" diye dua ettiği bildirilir. Allah Resulü (s.a.v.) durumdan haberdar olunca peşlerinden birilerini gönderdi. Yakalanıp getirildiklerinde el ve ayaklarını kestirdi, gözlerini oydurdu.

 

Bunu rivayet edenler metni çok az farklılıklarla rivayet etmişlerdir. Ancak (ravi) Muaviye bunu rivayet ederken, sürüyü önlerine katıp şirk diyarına doğru yola koyulduklarını da zikreder.

 

Mücteba: 7/98; Tuhfe: 18752.

 

Bir öncesinde mevsul olarak geçti.